Biga … Her geçen gün büyüyen, genişleyen, kabuğuna sığmayan şirin ilçe. Dönem dönem yılanın gömlek değiştirişi gibi kavını atan,eskilerini atıp yenilerini giyen Biga. Her bir yerinde inşaatlar yükselen Biga. Biga’nın her yeri inşaat alanı oldu. Biga yenilikler alanı. Oluşturulan projeleri teker teker gerçekleştiren, hayata geçiren Biga. Kentleşmenin çok hızlı olduğu ancak bir o kadar da çarpık olduğu Biga. İtfaiye merkezi olması gereken yere kalktı. Garaj bir şehre yaraşır şekilde gösterişli ve geniş. Adalet sarayı gerçek bir saray. AVM’nin yeri ve zamanı tartışılır. Daha şimdiden araç park edecek yer yok. İleriki yıllarda ne olacağını tahmin etmek çok zor değil. Ada mahallesinden Çan caddesi çıkışına, Balıkkaya’dan İdriskoru’ya hızla genişleyen, Bilgi evleri ile donatılan Biga. Çavuşköylülerin, İdirskoruluların, Kalafatlıların,Yeniceköylülerin katılmak için koşturdukları Biga. Ortur evleri, Toki konutları ile başlayan inşaatların bütün Biga’yı sardığı, yenileşme yarış yapılan, yapılan dairelerin de peynir ekmek gibi kapışıldığı Biga. Ama gel gör ki bu kadar hızlı gelişen Biga daha şimdiden kilitlenmiş durumda. Hangi sokağa girerseniz girin tek taraflı veya iki taraflı park alanı olmuş Biga. Yapılan hiçbir inşaatın otopark alanı yok. Rant uğruna Biga yaşanılamaz hale gelecek yakında. Hiçbir yerinde kapalı otopark yok. Biga’da yaşayan herkes arabasını koyacağı tek yerin dairesinin önü olduğunu artık kabullenmiş durumda. Nereye kadar acaba dememek elde değil. Çan caddesinde yola çıkın, her yer park eden araçlarla dolu. Hatta yolu ortasına bırakılan araçları görmek de mümkün. Şehir içi trafiğine takılıp şehir dışına çıkmak için bin bir takla atmak gerek. Aracın önüne birden atlayan insanlar, ara sokaklarda kontrolsüz seyir eden araçlar. Öfkelenmeden gideceğiniz yere ulaşmak mümkün değil. Bir de her yolda devam eden doğalgaz kazılarından sonra kalan çukurlar. Hangi sokağa girerseniz girin mutlaka bir yerin kapalı olduğunu yada bir yerde yola yayılmış inşaat malzemelerini görmek mümkün.Ada mahallesinde gece vakti girdiğim bir sokakta birden önümde koca bir sokak olmasına rağmen taş döşeme çalışmaları nedeniyle yolun 20 santim aşağıda olduğunu aracımın kuma oturması ile anladım. Son kaldırım taşının da arabanın ağırlığı ile dikilerek arabayı yukarı kaldırdığını ve askıda kaldığını arabadan inince fark ettim. Ne olduğunu anlamadan ortalıkta göremediğim bir uyarı tabelası var mı diye bakındım. Yok! Uzun uğraşlar sonucu parmaklarımla eşeleyerek arabanın altını yola serilmiş çakıllarla doldurdum. Zorla taşı devirdim ve yoluma devam ettim. Ama kan ter içinde kaldım. Yine harmanlı caddesinde bir sokağa girmişim orda da birden yol bitti. Parkın yanında. İndim yola taş düşenmiş, ama herhangi bir işaret veya uyarı yok. Aradan uzun zaman geçti. Yol hala öylece duruyordu. Fotoğraf çekeyim derken yaşlı bir bayan çıktı. Evladım yolu yapacak mısınız diye gözleri parladı. Ben de sade fotoğraf çektiğimi söyleyince üzüldü. Biga’ya geleli 13 yıl oldu. Çan caddesinde oturuyorum. Bugüne kadar bende sayamıyorum artık kaç kez kazılıp yapıldığını. Elektrik hatları yeraltına almak üzere kazıldı, kapandı, arkasında telefon telleri için başka bir tarafı kazıldı aylar süren çalışma nedeniyle tozdan geçilmiyor. Sadece toz olsa iyi. Yol toprak da olsa çukurları doldurmayı kimse akıl etmiyor. Toprak yığıntıları, çukurlar üzerinde yola park edilmiş araçların arasından geç geçebilirsen. Her yer aynı. Ya bir tarafı kapatırsın, ne yapacaksan yaparsın, trafiğe açıp başka bir yeri kapatırsın. Çiçekli dede semti darmadağın. Nerede ise bir yıl olacak düzenlenemedi. Kaç kez yukarıdan inen araçların yerinde uyarı tabelaları olamamasından dolayı geriye gitmek zorunda kaldığımızı, hatta yön verilen sokakların da diğerlerinden fark ı olmadığı için zorla çıktığımızı hatırlamıyorum. Her seferinde inşallah bitmiştir diyerek girip aynı korkuyu yaşayarak ilerlemek ne zormuş. Balıkkayasında harika bir tesis yapıldı. Herkesin dileği idi. Gerçekleşti. Standart dışı yollardan tesise ulaşmak için çok iyi şoför olmak gerek. Ada mahallesinden bir yol yapılmış, kimi yerinden inmek veya çıkmak için Allah aşkına meyiller uygun mu sizce. Bademlik tarafından bir yol yapılmış. Virajlardan dönmek, o meyilden tesise ulaşmak o kadar zor ki. Herkes iyi şoför değil ki. Ulu camiden yukarıya çıkmak zaten başka bir sorun. Belirli bir yere kadar çift yoldan sonra daracık dik bir yola giriyorsunuz. Karşınıza bir araç çıkmasın diye dua ediyorsunuz. Çıktığı anda da ne yapacağınızı şaşırıyorsunuz. Durmak yok, amanb bir daha kalkamamak var. Araç sığar mı sığmaz mı, yol değil sanki korku yolu. Macera yolu.